İRFAN UZUN: “TÜRKİYE’NİN YUNANİSTAN İLE DOSTLUĞU, DÜŞMANLIĞIYLA KIYASLANAMAYACAK KADAR ÖNEMLİDİR”

Adalet Birlik Partisi Genel Başkanı İrfan Uzun, Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı düşmanca tutumunu ve sınır tanımayan tavırlarını ele alarak dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Yunan Savunma Bakanı Dendias’ın 13 Eylül 2024 tarihinde Meis Adası'nın İtalyan işgalinden kurtuluşunun 81. yıldönümünde yaptığı açıklamalar, Yunan hükümetinin Türkiye kıyılarına yakın Meis Adası ile ilgili hak iddialarını güçlendirdi. Dendias, Meis Adası'nın Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) ve kıta sahanlığı haklarına sahip olduğunu belirtmiş, Türkiye'ye yönelik eleştirileri "yanlış ve kendini çürüten" olarak tanımlamıştır.
Uzun, bu durumun Yunan hükümetinin Türk düşmanlığını sürdürme konusundaki kararlılığını gösterdiğini vurguladı. Yunanistan'ın gayri askeri statüdeki adalarını silahlandırmasına karşı Türkiye'nin gösterdiği eylemsizliğin, 1955’ten bu yana askeri ve diplomatik gücün yetersiz kalmasından kaynaklandığını belirtti.

HÜKÜMETİN EYLEMSİZLİĞİ: ABD'NİN ETKİSİ

Uzun, Türkiye’nin uluslararası politikada nasıl ikinci plana itildiğini ve bu durumun Kıbrıs sorununa olan etkilerini de ele aldı. Hükümetin eylemsizliğinin temel nedeninin ABD'nin ekonomik baskılarından duyulan korku olduğunu söyledi. Dolar hegemonu olan ABD'nin çökmesine rağmen Türkiye üzerinde hala etkili bir baskı kurduğunu belirten Uzun, bu durumun hükümetin iktidarını sürdürebilmek için tavizler vermesine yol açtığını kaydetti. Hükümetin, varlığını devam ettirebilmek ve gelecek seçimleri güvence altına almak amacıyla ABD ve AB ile teslimiyet psikolojisi içinde hareket ettiğini ifade etti.

SAVUNMA İŞ BİRLİĞİ ANLAŞMASI ÜZERİNE DEĞERLENDİRME

Uzun, ABD'nin Türkiye'ye bakışını en iyi yansıtan örneklerden birinin, 12 Eylül 2024'te Lefkoşa'da imzalanan savunma iş birliği yol haritası anlaşması olduğunu belirtti. Bu anlaşmanın, uluslararası güvenlik endişelerini ele almak ve askeri iş birliğini artırmak amacıyla yapılmış görünse de, arka planda Türkiye'ye karşı bir gözdağı verme ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını tehdit etme amacı taşıdığını iddia etti.

JEOPOLİTİK HIRSLAR VE TARİHSEL HATALAR

Uzun, Akdeniz ve Ege'deki jeopolitik hırsların, ABD ve AB'nin etkisi altında şekillendiğine dikkat çekti. Yunan hükümetinin tarihsel bağlamda zayıf bir konumda olduğunu ve ABD'nin desteğine güvenerek hareket ettiğini vurgulayan Uzun, tarihin tekerrür etme olasılığına dikkat çekerek geçmişteki hataların tekrarlanmaması gerektiği mesajını verdi.

ABD'NİN ZAYIFLAYAN GÜCÜ VE TÜRKİYE'NİN CEVABI

Amerikanın, gerileyen gücüne rağmen Türkiye'yi küçümsemeye devam ettiğini belirten Uzun, bu tutumun Türkiye'nin uluslararası ilişkilerdeki konumunu zayıflattığını ifade etti. 2018'de Türkiye’yi hedef alan daha açık bir tavrın ortaya çıktığını ve ABD'nin Türk Donanması ile kendi donanması arasında bir savaş senaryosu oluşturduğunu söyledi.

SONUÇ VE GÜÇLENME İHTİYACI

Uzun, Türkiye'nin Ege ve Akdeniz'deki haklarını koruma noktasında daha kararlı bir tutum sergilemesi gerektiğini vurguladı. 14 Eylül 2024 tarihinde gerçekleştirilen Orion 24 tatbikatının, Türkiye'nin işgal ettiği bir adanın geri alınmasına yönelik kurgulara dayandığını belirtti. Türkiye'nin ulusal çıkarlarını savunması ve jeopolitik gücünü artırması gerektiğine dikkat çeken Uzun, barışın sağlanması için diplomatik yolların kullanılması gerektiğini ifade etti.
Sonuç olarak, İrfan Uzun, Türkiye’nin Yunanistan ile dostluğunun düşmanlığıyla kıyaslanamayacak kadar önemli olduğunu belirterek barışın sağlanması için gereken diplomatik çabaların artırılması gerektiğini vurguladı.

Bir yanıt yazın